Müslüman Doğu'nun ilk demokratik cumhuriyeti kabul edilen ve 28 Mayıs 1918'de bağımsızlığını ilan eden Azerbaycan Cumhuriyeti'nin kurucusu Mehmet Emin Resulzade, doğumunun 140. yılında anılıyor.
Modern Azerbaycan milli kimliğinin oluşmasında büyük rol oynayan, basın ve siyasi faaliyetleriyle hayatı boyunca ülkesinin bağımsızlığı ve toplumun aydınlanması için çalışan Resulzade'nin anısı, hem Azerbaycan'da hem de hayatının bir kısmını geçirdiği Türkiye'de yaşatılıyor. Azerbaycan Cumhurbaşkanı İlham Aliyev, Resulzade'nin ülke için yaptığı hizmetleri göz önünde bulundurarak yıl boyunca çeşitli etkinliklerle anılması için kararname imzaladı.
Azerbaycanlılar için bağımsızlığın sembolü olan bir slogan haline gelen "Bir kere yükselen bayrak, bir daha inmez" sözlerinin sahibi Resulzade, 31 Ocak 1884'te Bakü'nün Novhanı köyünde doğdu.
Genç yaşından itibaren siyasetle ilgilenen Resulzade, Çarlık rejimi aleyhtarı bazı siyasi parti ve örgütlerde çalışmalar yürüttü, çeşitli gazete ve dergilerde yazdı.
Çar rejiminin baskıları karşısında 1909'da İran'a giderek burada gazetecilik yapan, siyasetle uğraşan Resulzade, meşrutiyet rejimi feshedildikten sonra İran'da da baskılarla karşılaşınca 1911'de Türkiye'ye gitmek zorunda kaldı.
Resulzade, daha sonra Bakü'ye dönerek Müsavat Partisine üye oldu ve 1917'de bu partinin Genel Başkanı seçildi.
Milli Konsey, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin kurulmasını ilan etti
Resulzade, 1918'de Azerbaycanlı aydınların oluşturduğu Milli Konseyin Başkanı seçildi ve 28 Mayıs 1918'de Milli Konsey, Azerbaycan Cumhuriyeti'nin kurulmasını resmen ilan etti.
Resulzade, 4 Haziran 1918'de Azerbaycan ve Osmanlı devleti arasında imzalanan dostluk ve işbirliği anlaşmasına Azerbaycan adına imza attı.
18 Haziran 1918'de Resulzade başkanlığındaki bir heyet, yeni kurulan Kafkasya devletlerinin tanıtılması için düzenlenen konferansa katılmak üzere İstanbul'a geldi. 15 Eylül 1918'de, "Kafkas İslam Ordusu" ismi verilen Osmanlı ordusu, Bakü'yü Ermeni ve Bolşevik çetelerden kurtardı ve bu haberi, Resulzade'ye dönemin Harbiye Nazırı Enver Paşa verdi.
Bakü'ye dönen Resulzade, hükümette yer almasa da Müsavat Partisi Genel Başkanı olarak parlamentoda aktif çalışmalar yürüttü, hükümetin faaliyetini yönlendirdi.
Resulzade, 1947'de Türkiye'ye yerleşti ve Türk vatandaşı oldu
Bolşeviklerin, Azerbaycan'ı işgalinin ardından tutuklanarak Moskova'ya götürülen Resulzade, Stalin'in ısrarlarına rağmen işbirliği yapmayı kabul etmeyerek Sovyetler Birliği'ni terk etti.
Fransa, Finlandiya, Polonya ve Almanya'da yaşayan Resulzade, Sovyet karşıtı yayımlar yaptı, Azerbaycan'ın işgal altında olduğunu dünyaya duyurmaya çalıştı.
Resulzade, 1947'de Türkiye'ye yerleşti, Bakanlar Kurulu kararıyla Türk vatandaşı oldu.
Ankara'da 1949'da Azerbaycan Kültür Derneğini kuran Resulzade, kitaplar yazarak, konferanslar düzenleyerek ülkesinin durumunu anlatmayı sürdürdü.
Resulzade, 6 Mart 1955'te Ankara'da vefat etti ve cenazesi Cebeci Asri Mezarlığı'na defnedildi.
Resulzade'nin kurduğu ve merkezi Ankara'da bulunan Azerbaycan Kültür Derneği, Türkiye'de faaliyet gösteriyor.
Türkiye'de birçok il ve ilçede sokak ve caddelere ismi verilen Resulzade'nin anısı, Ankara Çankaya'daki Mehmet Emin Resulzade Anadolu Lisesi'nde de yaşatılıyor.
"Azerbaycan'ın bağımsızlık mücadelesini yaşamının sonuna kadar sürdürdü"
Resulzade konusunda çok sayıda kitap kaleme alan Çapar Tarih Dergisi Genel Yayın Yönetmeni Dr. Dilgam Ahmad, Resulzade'nin sadece Azerbaycan ve o dönemki tabirle Rusya Müslümanları için değil tüm Türk dünyası için çok önemli şahsiyet olduğunu söyledi.
Ahmad, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Resulzade'nin Azerbaycan'da kurulan ilk siyasi partinin lideri olduğunu belirterek "Resulzade, demokratik, çağdaş ve laik bir devlet kurmuştur. Çağdaş Azerbaycan Anayasası'nda, ülkenin, Resulzade'nin kurduğu cumhuriyetin hukuki varisi olduğu belirtiliyor. 7 Aralık 1918'de Azerbaycan Parlamentosunun açılışında söylediği 'Bir kere yükselen bayrak, bir daha inmez' sözü bugün tüm Azerbaycanlıların ön önemli şiarıdır." dedi.
Azerbaycan'ın Sovyet Rusya tarafından ilhak edilmesiyle Resulzade'nin ülkeyi terk etmek zorunda kaldığını hatırlatan Ahmad, "Resulzade, Azerbaycan'ın bağımsızlık mücadelesini muhaceret hayatında da yaşamının sonuna kadar sürdürdü." diye konuştu.