Türkiye'nin, sokaklar üzerinden kotarılan kaos planlarına bağışıklık kazanmış bir ülke olduğunu ifade eden Erdoğan, geçmişte etki ajanları ve provokatörler eliyle ülkeye hangi bedellerin ödetildiğini gayet net hatırladıklarını söyledi.
Kayseri'de, "son derece iğrenç, rezil bir taciz vakası" üzerinden aynı kaos planının tezgahlandığını dile getiren Erdoğan, bu oyunun ikinci perdesinin ise Suriye'nin kuzeyinde bulunan Türk çıkarlarına ve varlığına yönelik sahnelendiğine dikkati çekti.
Erdoğan, şöyle devam etti:
"Bölücü terör örgütü artıkları ve işbirlikçileri eliyle kotarılan bu oyunu kimin yazdığını, bunlara kimlerin figüranlık yaptığını çok çok iyi biliyoruz. Allah'ın izniyle ne biz ne milletimiz ne de Suriyeli kardeşlerimiz bu sinsi tuzağa düşmeyeceğiz. Nefret söylemlerine, faşizme, ırkçı vandallığa ve provokasyonlara boyun eğmeyeceğimizi burada tekrar altını çizerek söylemek istiyorum. Bayrağımıza uzanan mülevves elleri kırmasını bildiğimiz gibi ülkemize sığınan mazlumlara uzanan elleri de kırmasını biliriz. Kimse kendini polisin, hakimin, devletin yerine koyamaz. Kayseri'deki olaylar sonrasında ortalığı yakıp yıkan polisimize saldıran işyerlerine ve evlere zarar veren 474 provokatör gözaltına alındı. Dün de Suriye milli ordusu güçleri ve güvenlik kuvvetlerimiz Suriye'nin kuzeyindeki kışkırtmalara gerekli müdahalelerde bulundu."
Suriye geçici hükümetinin ise "şanlı bayrağa" yönelik saldırıları lanetlediğini en sert biçimde kamuoyuna ilan ettiğine işaret eden Erdoğan, fitne teşebbüslerinin bir kez daha boşa çıktığını ifade etti.
İstihbarat birimlerinin sınırın öte tarafındaki ortaklarıyla birlikte çok titiz bir çalışma yürüttüğünü bildiren Erdoğan, hangi kirli ellerin bu işlerin arkasında olduğunu mutlaka ortaya çıkaracaklarını vurguladı.
Erdoğan, şunları söyledi:
"Şunun bir defa idrak edilmesi şarttır. Türkiye'nin Suriye'deki mevcudiyeti, teröristan kurma planlarının önündeki en büyük bariyerdir. Çok iyi biliyoruz ki böl, parçala, yönet anlayışıyla coğrafyamızı lime lime eden emperyalistler bundan rahatsızdır. Onları rahatsız etmeyi sürdüreceğiz. Silahlarının namlusu ülkemize çevrili eli kanlı caniler orada var oldukça biz de ülkemizin ve milletimizin güvenliğini sağlamaya devam edeceğiz. Bölücü terör tehdidi tamamen ortadan kalkınca elbette biz de üzerimize düşeni yaparız. Ama bırakın tehdidin boyutunun azalmasını terör örgütü, her gün yeni bir provokasyona girişirken kimse bizden gelişmeleri tribünden seyretmemizi beklemesin. Tekrar söylüyorum bizim kimsenin toprağında gözümüz yok. Bizim kimsenin egemenliğinde de gözümüz yok. Biz yalnızca bölücü niyetlere karşı vatanımızı koruyoruz ve koruyacağız."