Türkiye Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Irak, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE), Türkiye ve Katar'ın Türkiye-Irak Kalkınma Yolu Projesi konusunda yoğun görüşmeler içerisinde olduğunu söyledi.
Bakan Fidan, İngiltere Dışişleri Bakanı James Cleverly ile Bakanlıktaki görüşmesinin ardından ortak basın toplantısında konuştu.
Kovid-19 salgını, Rusya ile Ukrayna arasındaki savaş ve ABD ile Çin, Batı ile Çin arasındaki rekabetin oluşturduğu son yıllardaki bu jeopolitik gelişmelerden sonra yeni ticaret yollarının önemli hale geldiğini belirten Fidan, söz konusu 3 gelişme üzerine yeni ticaret yollarına ilaveten eskiden de tartışılmış, düşünülmüş teorik tartışmaları yapılmış diğer ticaret yollarının da gündeme getirildiğini ifade etti.
Fidan, bir ticaret yolunun tek başına ticaretin karşılanması manasına gelmediğini aynı zamanda jeostratejik rekabetin de bir yansıması olduğunu dile getirdi.
Yeni Delhi'de 9-10 Eylül'de düzenlenen G20 Liderler Zirvesi'nde mutabakat zaptı imzalanan Hindistan-Orta Doğu-Avrupa Ekonomik Koridoru'na değinen Fidan, "Hindistan'dan başlayan ve son günlerde G20'de imzalanan projeye baktığımız zaman da orada hani birinci amacın, rasyonalite ve verimlilik konusunda uzmanların şüpheleri var. Daha çok jeostratejik endişelerin de yol aldığı görülüyor." diye konuştu.
Fidan, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın G20 Liderler Zirvesi'nde katıldığı görüşmelerde, Kalkınma Yolu Projesi'nin gündeme geldiğini aktararak, şunları kaydetti:
"Şu anda özellikle yine G20'de Cumhurbaşkanımızın katıldığı görüşmelerde gündeme gelen ve desteğimizin teyit edildiği başka bir koridor projesi de Irak üzerinden, Basra Körfezi'nden gelip, Irak üzerinden geçecek olan Kalkınma Yolu Projesi. Türkiye, şu anda bununla meşgul. Özellikle Irak, BAE, Türkiye, Katar bu konuda yoğun görüşmeler içerisinde.
Cumhurbaşkanımız özellikle BAE Devlet Başkanı (Şeyh Muhammed Bin Zayed Al Nahyan) ile yaptığı görüşmede, önümüzdeki birkaç ay içerisinde bu konudaki nihai resmi çalışmaların en azından evrak üzerinde bitirilip pratiğe geçmesi konusunda mutabık kaldılar. Bu ön görüşmeyi Irak makamlarına da ilettik."
Buna benzer çalışmaların devam edeceğinin altını çizen Fidan, bu tür çalışmaların hem bölgeleri hem de insanlık için hayırlı olması temennisinde bulundu.
İngiltere'nin, Türkiye'nin Avrupa'da önde gelen ortaklarından olduğunu belirten Fidan, iki ülkenin, NATO'nun önemli müttefiki olduğunu söyledi.
Fidan, Türkiye ile İngiltere'nin, Avrupa Birliği'nin (AB) dışında yer alan küresel etki yapabilen iki önemli Avrupa aktörü olduğunu vurguladı.
Mevkidaşı Cleverly ile yaptıkları görüşmede, Türkiye ile İngiltere arasındaki ikili ilişkilere dair kapsamlı bir görüş alışverişinde bulunduklarını aktaran Fidan, iki ülkenin 2007'den bu yana stratejik ortak olduğunu ve Ankara ile Londra arasındaki ikili ilişkilerin her alanda derinleşerek geliştiğini dile getirdi.
Fidan, iki ülke arasında üst düzey temasların devamına önem verdiklerini, Tatlıdil Forumu'nun 8'inci toplantısına ev sahipliği yapmaya hazır olduklarını ve bu vesileyle İngiltere Başbakanı Rishi Sunak'ı da Türkiye'de misafir etmek istediklerini mevkidaşına ilettiğini aktardı.
"Ticaretimizi çeşitlendirmek için karşılıklı olarak tüm imkanlarımızı kullanma arzusundayız"
İngiltere'nin, Türkiye'nin ihracatında 4'üncü sırada yer alan önemli bir ortakları olduğuna işaret eden Fidan, şöyle devam etti:
"Geçtiğimiz yıl, 20 milyar dolar ticaret hacmi hedefimize de yaklaşmış bulunmaktayız. Ticaretimizi çeşitlendirmek için karşılıklı olarak tüm imkanlarımızı kullanma arzusundayız. Ekonomi ve Ticaret Ortak Komitesinin 7'nci toplantısını ülkemizde düzenleyeceğiz. Aramızdaki serbest ticaret anlaşmasının kapsamını genişletmeye yönelik ön hazırlıklarımızı tamamlamak üzereyiz. Müzakereleri başlatarak hızla sonuçlandırmayı hedeflemekteyiz."
Fidan, iki ülke arasında turizm alanında da verimli bir işbirliği bulunduğunu, İngiltere'nin Türkiye'ye en çok turist gönderen 3'üncü ülke sırasına yükseldiğini belirtti.
İngiltere ile savunma sanayisinde işbirliğine de önem verdiklerinin altını çizen Fidan, Cleverly ile yaptıkları görüşmede, bu alandaki stratejik işbirliğini somut projeler üzerinden ilerletme konusunda mutabık kaldıklarını kaydetti.
Fidan, İngiltere'yi terörizmle mücadelede müttefik olarak değerlendirdiklerini, bu konuda ortak hareket etmek istediklerini, terörizmle mücadele hakkındaki görüşlerini mevkidaşına aktardığını ve Türkiye'nin beklentilerini de yinelediğini söyledi.
Mevkidaşıyla yaptığı görüşmede, düzensiz göçle mücadele konusunu da ele aldıklarını dile getiren Fidan, göçmen kaçakçılığıyla mücadelede ve düzensiz göçün yönetilmesi için kararlılıkla çalıştıklarını, İngiltere'nin de bu alanda ortak çalıştıkları ülkelerden biri olduğunu belirtti.
Fidan, Kıbrıs meselesi, Ukrayna'daki savaş ve Suriye başta olmak üzere bölgesel ve uluslararası meseleleri de görüştüklerini aktararak, şu ifadeleri kullandı:
"Kıbrıs'a garantör ülke olarak Birleşik Krallık'ın önemli bir konumu bulunmakta. Bununla bağlantılı konular ve son dönemde Ada'da yaşanan gelişmeler üzerine kapsamlı değerlendirmelerde bulunma imkanımız oldu. Ukrayna'daki savaş bağlamında Karadeniz (Tahıl) Girişimi'nin yeniden canlandırılmasına dönük çabalarımızla gündemimizdeydi. Küresel sorumluluk bilinciyle bu girişimi tekrar hayata geçirmemiz gerektiği konusunda hemfikiriz."
Gelecek dönemde de İngiltere makamlarıyla istişarelerini en üst düzeyde sürdürmeye devam edeceklerini vurgulayan Fidan, bölgesel ve küresel sınamalar karşısında iki ülkenin ortak hareket ederek yakın işbirliğini sürdürmesinin önem taşıdığını kaydetti.
"Türkiye olarak Sudan'a ne yapabiliriz, hep onun arayışı içinde olduk"
Bakan Fidan, basın mensuplarının Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bugün Ankara'da Sudan Egemenlik Konseyi Başkanı Orgeneral Abdülfettah el-Burhan ile yaptığı görüşmede gündeme gelen konular ve Libya'daki sel felaketine ilişkin sorularını da yanıtladı.
Sudan'daki iç savaşın kendilerini derinden yaraladığını söyleyen Fidan, şunları kaydetti:
"Türkiye olarak tarihi sorumluluk ve yakınlık hissettiğimiz bu değerli ve kadim ülkeye (Sudan) ne yapabiliriz, hep onun arayışı içinde olduk. Savaşın taraflarının ikisiyle de temaslarımız devam etmekte. Hem ikili düzeyde hem de uluslararası düzeyde savaşı sonlandırmaya yönelik bütün çabaları desteklemekteyiz. Bunların içerisinde mümkün olduğunca yer almaktayız. Gerek direkt gerek dolaylı bütün çalışmalarda rol alma konusunda bir kararlılığımız var. Tabii hedef, nihai barışı getirmek olmakla birlikte savaş esnasında yaşanan insani dramlara da sessiz kalmıyoruz."
Türkiye'nin, Sudan'da nihai barışın sağlanmasına yönelik çabalara verdiği desteğin yanı sıra insani dramlara da sessiz kalmadığının altını çizen Fidan, ülkede yaşanan insani krizlere hem devlet imkanlarıyla hem de Türk sivil toplum kuruluşlarıyla nasıl müdahale edebileceklerinin arayışı içinde olduklarını kaydetti.
Fidan, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Sudan'daki insani durum konusunda çok yüksek bir hassasiyeti olduğunu ve Burhan ile yapılan görüşmede de bu durum başta olmak üzere çeşitli konuların gündeme geldiğini aktararak, şunları söyledi:
"Özellikle şu anda çeşitli mecralarda bulunan barış görüşmeleri ne aşamada, onlar ele alındı. Sudan'daki insani, ekonomik ve diğer krize, savaş sürerken Türkiye ne derece yardımda bulunabilir, o konular gündeme geldi. Cumhurbaşkanımız Sudan'a her türlü insani yardımı ve desteği vermekte kararlı olduğumuzu bir kez daha yineledi. Aynı zamanda eğer barış için yapabileceğimiz bir hizmet varsa, onun için de her zaman hazır konusu vurgulandı. Bununla ilgili çalışmalarımız kesintisiz devam ediyor."
Yaşanan sel felaketi nedeniyle Libya halkına taziye ve geçmiş olsun dileklerini yineleyen Fidan, Türkiye'nin ilk yardımlarını dün bu ülkeye ilettiklerini belirtti. Bakan Fidan, bu kapsamda 3 askeri kargo uçağının Libya'ya gönderildiğini, 168 arama kurtarma personeli, 2 arama kurtarma aracı ve 2 arama kurtarma botunun da bu ülkeye gittiğini aktardı.
"Türkiye'ye karşı tepkiler bulunduğu yönündeki iddiaları en iyi cevabı Libyalılar verdi"
Libya'ya gıda, hijyen kolisi, çadır, battaniye ve benzeri acil ihtiyaç malzemesi de gönderildiğini söyleyen Fidan, Türkiye'nin Trablus Büyükelçisi Kenan Yılmaz ve Dışişleri Bakanlığından yetkililerin de yardımların ihtiyaç sahiplerine ulaştırılmasını gözetmek üzere afet bölgesinde gittiğini dile getirdi.
Fidan, Büyükelçi Yılmaz ve Libya tarafının talepleri doğrultusunda hazırlanan ek insani yardımların bu ülkeye sevk edildiğini aktararak, şunları söyledi:
"Libya'dan gelebilecek ilave yardım taleplerini de elden geldiğince karşılamayı sürdüreceğiz. Bu afet, ülkenin doğusunda yaşandı ancak hem doğu hem de batıdaki Libyalı kardeşlerimiz ülkemizden ortak yardım çağrılarında bulundular. Libya'da birlik ve bütünlüğün temin edilemeyeceği ve Türkiye'ye karşı tepkiler bulunduğu yönündeki iddialara da en iyi cevabı kendileri vermiş oldular. Kardeş Libya halkını, bu nedenle bir bütün olarak kucaklamaktayız."
Bakan Fidan, Fas'ta yaşanan depremde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifa, Fas hükümeti ve halkına da başsağlığı diledi.
İsveç'in NATO üyeliği süreci hakkındaki soruyu da cevaplayan Fidan, "Türkiye, 2020 Madrid Zirvesi'nde, 2023 Vilnius NATO Zirvesi'nde vardığı mutabıklara, mutabık kaldığı anlaşmalara sadıktır. Burada çizilen yol haritaları, taraflardan beklenen konular, yükümlülükler bunlar, bu belli. Bu konu çerçevesinde durum ilerlemekte." değerlendirmesinde bulundu.