İsrail'e silah desteğini sürdüren Amerika, bir yandan da Orta Doğu'da ateşkes görüşmelerine devam ediyor. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, bugün ilk ziyaretini İsrail'e gerçekleştiriyor.
Gazze ve Lübnan'a yönelik İsrail bombardımanlarının ortasında, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, rehine anlaşması ve çatışmaların durması için yeni bir Orta doğu turuna başladı.
Blinken'ın ilk durağı Tel Aviv olurken, İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu ve Cumhurbaşkanı Yitzak Herzog ile görüşmesi bekleniyor.
ABD'li bakan, görüşmelerde İsrail'e yönelik son füze saldırısının ardından İran'a yönelik misillemenin dozunu düşürmeyi umuyor.
İsrailli Haaretz gazetesine göre Amerikalı yetkililer, Blinken'ın çıkmaza giren rehine müzakerelerini yeniden canlandırma şansının düşük olduğunu düşünüyor.
Hamas'ın Aksa Tufanı Operasyonu'nun ardından İsrail'in Gazze saldırılarının başladığı 7 Ekim'den bu yana Blinken, bölgeye 11'inci ziyaretini gerçekleştiriyor.
SİLAH YARDIMINI KESMEYECEK
ABD, bölgede ateşkes için zaman zaman açıklamalar yapıyor ve görüşmeler organize ediyor ancak İsrail'e askeri yardımı kesmeyi düşünmüyor.
ABD Başkanı Joe Biden yönetiminden üst düzey yetkililerin, 13 Ekim'de İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant’a gönderdikleri mektup basına sızdırılmıştı. Mektupta, İsrail'in 30 gün içinde Gazze’deki insani krizin çözümüne yönelik önemli adımlar atmaması halinde Washington’un İsrail’e silah tedarikinin riske gireceği uyarısında bulunulmuştu.
Bunun ardından İsrail ordusu, insani yardım taşıyan 50 tırın Gazze Şeridi'nin kuzeyine transfer edildiğini açıklamıştı.
Ancak ABD'li haber sitesi Politico'ya göre Biden yönetimi, Gazze’ye giren yardımlara getirdiği kısıtlamalar konusunda İsrail’i uyarmasına rağmen ABD İsrail’e silah ambargosu uygulamayı düşünmüyor.
Politico'ya konuşan isimsiz kaynaklar, Biden’ın Ortadoğu insani yardım konularından sorumlu özel temsilcisi Lise Grande’nin ağustos ayında Washington’da insani yardım gruplarıyla bir araya geldiğini bildirdi.
Bu toplantıda Grande, İsrail’in Washington’un yardımı reddetmeyeceği “çok az müttefikten oluşan dar bir çemberin” parçası olduğunu söyledi.
