Kerkük'te orduya bağlı Kerkük Ortak Operasyonlar Komutanlığı ana karargah binasının boşaltılarak Kürdistan Demokrat Partisi'ne (KDP) devredilme hazırlıklarına karşı pazar günü başlayan protestolar 5 günden bu yana devam ediyor.
Başbakan Muhammed Şiya es-Sudani'nin talimatıyla boşaltılma hazırlıklarına başlanan karargahın önünde çadır kurup nöbet tutan yüzlerce Kerküklü Arap ve Türkmen, Kerkük-Erbil otoyolunu trafiğe kapatmayı sürdürüyor.
Karargah önünde kurulan bir çadırda açıklamalarda bulunan Irak Türkmen Cephesi (ITC) Sözcüsü Muhammed Saman, Kerkük Ortak Operasyonlar Komutanlığı karargahının Kerkük'te devletin güvenlik, istikrar ve otoritesinin simgesi olduğunu söyledi.
- "Hiçbir parti halkın iradesi önünde duramaz"
Bu binanın hiçbir siyasi partiye teslim edilmesine müsaade etmeyeceklerini belirten Saman, Kerküklülerin onayı olmadan Bağdat ile Erbil arasındaki hiçbir anlaşmayı da kabul etmeyeceklerini dile getirdi.
Son 6 yıldır sorunsuz, güvenli ve istikrarlı bir halde olan Kerkük'e yeniden sorunların getirilmesini istemediklerini ifade eden Saman, Bağdat ile Erbil'in arasında kalmak istemediklerini, bu kent ile ilgili kararları Kerküklülerin vermesi gerektiğini vurguladı.
Saman, burada yapılan gösterinin Kerküklülerin anayasal hakkı olduğunu ve bu hakkı kullanarak alınan karara karşı olduklarını bildirmek istediklerini söyledi.
Kerkük'teki tüm Türkmenleri gösteri alanına davet eden Saman, hiçbir partinin halkın iradesi önünde duramayacağını belirtti.
- "Yerel seçim öncesi bu adımın atılması manidar"
Türkmen Milliyetçiler Hareketi Siyasi Büro Üyesi Gülşen Abdullah Dondurmacı da yıl sonuna doğru Irak geneli ve Kerkük'te yapılacak yerel seçim öncesi bu adımın atılmasının manidar olduğunu söyledi.
Türkmen ve Arapların, Kerkük'ün seçim öncesi siyasi partiler arasında siyasi pazarlık konusu olmasına izin vermeyeceğini kaydeden Dondurmacı, siyasi partilerin kendi çıkarları uğruna Kerkük'ü bir kez daha istikrarsız ve güvensiz hale getirmelerine karşı duracaklarını belirtti.
Dondurmacı, özelikle Kürt siyasi partilerinin Kerkük'ü yönettiği ve güvenlik dosyasını elinde tuttuğu 2003 ile 2017 tarihleri arasında yaşadıkları zorlukları, çileleri ve olayları bir daha yaşamak istemediklerini dile getirdi.
Son 6 yıldan beri Kerkük'te merkezi hükümetin otoritesinin hakim olmasından memnun olduklarını belirten Dondurmacı, KDP'nin bir kez daha kentte siyasi faaliyet başlatmasıyla istikrarın bozulacağından endişe duyduklarını söyledi.
Irak Kürt Bölgesel Yönetimi'ne (IKBY) bağlı Peşmerge güçleri, 2014'te terör örgütü DEAŞ'ın ortaya çıkmasından sonra Irak ordusunun Kerkük'te boşalttığı üslere konuşlanmaya başlamış ve 3 yıl boyunca kentte denetimi fiilen ele almıştı.
IKBY'nin 25 Eylül 2017'de düzenlediği sözde "bağımsızlık referandumu" ve Kerkük'ü ilhak girişiminin ardından, merkezi hükümete bağlı güçler 16 Ekim 2017'de Kerkük'e girerek kentteki Peşmerge varlığına son vermişti.
Irak ordusu KDP binasını boşaltıp Kerkük Operasyonlar Komutanlığı karargahı yapmıştı.
KDP, söz konusu binanın daha önce kendileri tarafından kullanıldığını ve yeniden kendilerine verilmesi gerektiğini belirtiyor.
